31 Ekim 2014 Cuma

AŞK TESADÜFLERİ SEVER FİLM REPLİKLERİ VE SÖZLERİ

***Aşk Tesadüfleri Sever filmi, yapım yılı 2011 olan ve birçok kimseye göre son yıllarda dram/romantik türde yapılmış en iyi türk filmlerinden biridir. Mehmet Günsur yani namı diğer Şehzade Mustafa'nın, Belçim Birgin Erdoğan ile başrollerini paylaştığı film, 2011 yılına damga vurmuştu. Ayrıca, filmde Altan Erkekli, Cansel Elçin ve Yiğit Özşener gibi kaliteli oyuncular da rol almıştı. Mehmet Günsur, şu anda daha çok şehzade Mustafa olarak tanınsa da, şimdiki ününe kavuşmasında bu filmin katkısı çok fazla. Ayrıca, o dönemde filmin müzikleri de çok fazla sevilmişti ve albümleştirilmişti. Albümde, Şebnem Ferah, Müslüm Gürses gibi çok önemli sanatçıların katkıları bulunuyor. Özellikle, Şebnem Ferah'ın ''Hoşçakal'' adlı parçası hala dinlenen efsane bir şarkıdır. Bilenler bilir :) Aşk tesadüfleri sever film müzikleri albümüne BURADAN ulaşabilirsiniz.

 ***Bu satırlarda birçok kez türk filmlerini ve yapımlarını eleştirmişizdir ama Aşk tesadüfleri Sever filmi kesinlikle öyle değil. Konusu, senaryosu ve kurgusu itibariyle sıcacık ve sizi kendine çeken kaliteli bir Türk yapımı. Özellikle dram/romantik türünde film izlemeyi seven arkadaşların kaçırmaması gereken bir film olarak, herkese öneriyoruz. Herkese iyi seyirler.. 

 
FİLMDEKİ REPLİKLER VE DİYALOGLAR
Not: Filmi izlemeyen arkadaşlar spoiler yememek için, buradan aşağısını okumasın ;)

***Bazen ilk görüşte bilirsin, o insan senin kaderindir. Bazen bir ömür ararsın, bulunmaz..
***Mesele o çizilen çerçeve değilmiş, mesele o çerçevenin içine hangi resmi koyduğunmuş. Sen hayatını anlamlı kılan ne varsa kim varsa sakın bırakma, sakın vazgeçme!

***Fotoğraf çekmek sadece düğmeye basmak değildir... Eğer doğru yerden bakmayı bilirsen herşeyin arkasında bir güzellik görürsün.. İşte o güzelliği yakaladığın zaman iyi bir fotoğraf çekmiş olursun..

***İstanbul'a yaşamak için gidip de tekrar Ankara'ya dönen birini duydun mu?

***Aşk tesadüfleri sever
      Kader ayrılıkları
      Yıllar geçmeyi sever
      İnsan aramayı
      Güller açmayı sever
      Zaman soldurmayı    

     Eller birleşmeyi sever
     Yollar ayrılmayı
     Herkes geçmişi öder
    Bir yol ayrımında
   Başlamak istersen
   Yeni bir hayata
   Gölgeni yedek
   Bırak ardında
   Hayat tekrarları sever
   Yeniden başlamayı
   Kuşlar dalları sever
   Kanatlarsa uçmayı.



 







Devamını oku »

29 Ekim 2014 Çarşamba

Gotham Penguen'in Kollarında Yükseliyor

***Gotham şehrinin Batman'den önceki halini konu alan, Batman ve düşmanlarının gençlik hallerini izlediğimiz dizinin, 5. Bölümü geçenlerde yayınlandı. Dizi henüz beklenen seviyeye ulaşmasa da, penguen karakteri diziyi sırtlayan karakter olarak ön plana çıkıyor. Robin Lord Taylor, penguen karakterindeki başarılı oyunculuğu sayesinde kendisine şimdiden birçok hayran edindi diyebiliriz. Hatta, penguen olarak Nolan'ın Batman uyarlamalarinda da rol almalıydı şeklinde düşünenlerin sayısı az değil.

 
***Gotham'ın asıl konusunun, Batman'in gençlik halini konu alan bir dizi olmadığını artık biliyoruz:) Dizide, küçük Bruce Banner'ın Batman olma sürecinde yaşadıkları da anlatılıyor ama dizinin asıl konusu; karanlık ve suça batmış Gotham şehri ve bu şehirdeki suçluların, villainlerin gençlik halleri olarak karşımıza çıkmakta. Villain olarak düşünürsek,  bu sezonun Penguen'in sezonu olacağını tahmin etmek zor değil. Dizide, Oswald'ın penguene doğru evrilme süreci çok başarılı olarak anlatılıyor. Bu konuda, oyuncu Robin Lord Taylor'ın hakkını da bir kez daha verelim.

Devamını oku »

26 Ekim 2014 Pazar

LOST'UN MR. EKO'SU GAME OF THRONES KADROSUNA KATILDI


***Efsane dizi Lost'da canlandırdığı Mr. Eko karakteri ile ünlenen, Adewale Akinnuoye-AgbajeGame of Thrones dizisinin 5. sezon kadrosuna katıldı. Gerçek ismi uzun ve hiç akılda kalıcı değil. Bu yüzden biz onu daha çok Mr. Eko olarak hatırlıyoruz :)
***Oyuncu, Game of Thrones'un 5. sezonunda Malko isimli bir karaktere hayat verecek. Malko karakteri hakkında elimizde hiçbir bilgi bulunmuyor. Çünkü, Malko karakteri George.R.R.Martin'in kitaplarında yer alan bir karakter değil. İngiliz yıldızı daha önce, Oz-Geçmişi Olmayan Adam(The Bourne Identity)-Thor:Karanlık Dünya-Mumya Geri Dönüyor-G.I.Joe Kobra'nın Yükselişi ve Pompei gibi ünlü yapımlarda izlemiştik. Senaristler kitapta olmayan bir karakter oluşturup, nam-ı diğer Mr. Eko'yu karakter için uygun gördüklerine göre; bu karakter için beklentilerimizi yüksek tutabiliriz bence. Ama bunun için yaklaşık 6 ay kadar daha beklememiz gerekecek. Bilmeyenler için tekrarlayalım. Game Of Thrones'un 5. sezonu Nisan 2015'ten itibaren yayınlanmaya başlayacak...
Devamını oku »

25 Ekim 2014 Cumartesi

VINNIE JONES ARROW KADROSUNA KATILDI

***Prison Break'teki John Abruzzi karakteriyle ünlenmiş Peter Stormare ve eski Superman Brandon Ruth'tan sonra, ünlü ingiliz aktör Vinnie Jones da Arrow kadrosuna katıldı. Vinnie Jones'u Kapışma(Snatch), X-Men: Son Direniş(X-Men: The Last Stand) ve Ateşten Kalbe Akildan Dumana filmlerinden ve Elementary ve Musketeers dizilerinden hatırlıyoruz. 

***Jones, bu sezonun(3. sezon) 10-11-12. bölümlerinden itibaren diziye katılacak ve canlandıracağı karakter, DC çizgi romanlarındaki kötülerden Danny Brickwell olacak. Yani nam-ı diğer Brick. Brick ünvanını, zarar görmeyen cildinden alıyor. Cildi zarar görmediği için, birçok kez vurulmasına rağmen, etkisiz hale getirilememiş DC kötülerinden biri.

***Eski bir futbolcu olan Vinnie Jones'un katılımıyla, bakalım Arrow'da neler olacak. İzleyip görücez diyelim. Arrow'un 3. sezon 3. bölümü 22 ekim çarşamba günü yayınlamıştı...
Devamını oku »

22 Ekim 2014 Çarşamba

AMAN TANRIM(BRUCE ALMİGHTY) FİLM KONUSU VE REPLİKLERİ

***Başrollerinde Jim Carrey, Morgan Freeman, Jennifer Aniston gibi 3 usta oyuncunun yer aldığı Aman Tanrım filmi, tür olarak komedi, dram ve fantastik türlerini içinde barındırıyor. Filmi basit diyalogları olan bir komedi filmi olarak değerlendirmek sanırım filme çok büyük haksızlık olur. Nitekim, Jim Carrey'nin olduğu sahnelerde kahkahalara boğulurken, Morgan Freeman'ın olduğu sahnelerde ise kendinizi bazı dünya görüşlerinizi sorgularken bulacaksınız. 2003 yılında çekilen film, kurgusu ve farklı senaryosuyla o döneme damga vurmuştu. Ve az sayıda da olsa bazı dini otoriteler tarafından acımasızca eleştirilip, bazı ülkelerde yasaklanmıştı. Bununla ilgili düşüncelerimizi daha sonra ifade edicez, şimdi filmin konusunu anlatmaya başlayalım.

***Bruce Nolan(Jim Carrey) yaşadığı hayattan memnun olmayan ve hayatındaki herşeyden şikayet eden biridir. Bruce, başına gelen tüm talihsizlikleri makus talihine bağlar ve Tanrı'ya bu konuda sürekli şikayet eder. Hatta, Tanrı'yı hiç yardım etmemekle ve işinin rahat olmasıyla suçlar. Tanrı birgün bu yakarışlara cevap verir ve Bruce Nolan'ın karşısına insan silüetinde çıkar. Oynadığı her role derinlik ve kalite katabilen usta oyuncu Morgan Freeman'ı, burada Tanrı rolünde izliyoruz. Tanrı olmanın kolay bir iş olduğunu düşünen Bruce Nolan, 1 haftalık Tanrı olma göreviyle cezalandırılır. Yeni göreviyle hayatını düzene sokabileceğini düşünen Bruce, yanıldığını kısa süre sonra farkedecektir.

***Kısacası, ön yargılarınızı bırakıp, izlediğiniz şeyin kurgu ve senaryo olduğunu bilerek izlerseniz, filmden fazlasıyla keyif alacağınızdan eminim. Dünya görüşünüz ne olursa olsun, Aman Tanrım filminin ciddi bir konuda önemli mesajlar verebildiğini ve olayı mizahı açıdan da çok başarılı bir şekilde yansıtabildiğini göreceksiniz. Herkese iyi seyirler dilerim...

FİLMDEKİ REPLİKLER VE DİYALOGLAR
Not: Filmi izlemeyen arkadaşlar spoiler yememek için, buradan aşağısını okumasın ;)

***İlk olarak Tanrı'dan sürekli bir mucize görmek isteyen, şekilci ve yobaz düşüncedeki insanlara tokat gibi bir cevap niteliğinde olan repliğimizle başlıyoruz. Siz de, takdir edersiniz ki Allah inancına sahip olmak için mucize görmemize gerek yoktur. Bazen, başımızı kaldırıp gökyüzüne bakmamız bile bazı şeyleri kavrayabilmeniz için yeterli olabilir. Hala domateste (Allah) yazısını görmenin mucize olduğunu zannedip, Allah'ı ispatlamaya çalışan insanlar var. Hatta, bikaç sene önce Mısırda radikal islamcı bir grup, domatesin birinde hac benzeri bir şekil görünce, domatesin Hristiyan olduğunu iddia etmişti ve domates yenilmesini yasaklamıştı. Bir de burdan yakın derim ben :) Neyse okuyalım:

Tanrı= 'Bir şey ne kadar kirlenirse kirlensin hemen silebilirsin. Çorbayı ikiye bölmek mucize değildir Bruce, sihirbazlıktır. İki işte çalıştığı halde çocuğunu futbol antrenmanına götürmeye vakit bulan bekar anne mucizedir. Uyuşturcuya hayır, eğitime evet diyen bir genç mucizedir. İnsanlar onlar için herşeyi yapmamı istiyorlar. Ama anlamadıkları şu ki, yapacak güçleri var. Bir mucize mi görmek istiyorsun evlat, mucizenin kendisi ol.'
 ----------------------------------------------
Tanrı: İnsanlar basit ameleliğin değerini küçümsüyorlar. Orada özgürlük vardır. Dünyanın en mutlu insanlarından bazıları günün sonunda evlerine ter kokarak dönüyorlar.
  ----------------------------------------------
Bruce: Dur, gidiyor musun?
Tanrı: Artık tek başına altından kalkabileceğini düşünüyorum.
Bruce: Ama ya sana ihtiyacım varsa? Ya soracak sorularım varsa?
Tanrı: Bu senin sorunun Bruce. Herkesin sorunu bu. Yukarı bakmaya devam et.
 ----------------------------------------------
Bruce: Özgür iradeye dokunmadan insanların sevgisini nasıl kazanabilirim?
Tanrı: Dünyama hoşgeldin. Bulursan bana da haber ver.
 ----------------------------------------------
Grace: Aman Tanrım.
Bruce: Bana Bruce diyebilirsin.

***Bikaç kelam daha edip Aman Tanrım filminin bahsini kapatalim. Dediğimiz gibi inanmak için sihir, büyü, mucize gibi şeylere gerek yoktur. Tanrı'dan bu tür beklenti içinde olanlar, sacma kanitlar ve mantık dışı hikayeler uydurarak komik duruma düşmektedirler. Bir düşünsenize. Sihir, büyü veya mucize gören herkes ztn inanacaktır. Önemli olan kendi akıl ve iradeniz vasıtasıyla düşünerek ve sorgulayarak doğru inanca ulaşmaktir. Bir sonraki yayınımızda görüşmek dileğiyle,  hoşçakalın.
Devamını oku »

20 Ekim 2014 Pazartesi

PATCH ADAMS FİLM KONUSU VE REPLİKLERİ

***Patch Adams, henüz tıp fakültesinde okurken evinde kendi muhayenesini kuran ve 15 binden fazla hastayı tedavi edip tek bir kuruş dahi ücret almayan, kapitalizm düşmanı anarşist karakterde bir doktor. Bir devrimci. Sanılanın aksine, devrimci düşüncede olmak demek sokağa çıkıp, demokratik olmayan yollarla hak aradığını zannetmek demek değildir. Bir devrimci kendi en iyi olduğu alanda değişiklikler ve yenilikler yapmayı denemelidir. Denemelidir diyorum çünkü tüm hayatı boyunca denese de, buna muvaffak olamayabilir. İşte, anarşist doktorumuz Patch Adams da henüz bunu tam anlamıyla başarabilmiş değil. Yetmişine merdiven dayamasına rağmen, hayalinin peşinde koşmaya devam ediyor. Peki, anarşist doktorumuzun hayali nedir yavaş yavaş anlatmaya başlayalım. Patch Adams, öncelikle tüm yoksul ve muhtaçların ücretsiz olarak tedavi olabileceği hastaneler kurulmasını istiyor. Modern tıbbın tabiiki karşışında değil ama tedavi süresince hastaya sevgi ile ve mizah yoluyla yaklaşılması gerektiğine inanıyor. Bunun için de çalıştığı tüm hastanelerde palyaço kılığında dolaşıyor ve tüm hastaları eğlendirerek, güldürerek tedavi ediyor. Gerçekten de tedavi süresince yanınızda sizi seven birilerinin olması ve moralinizin yüksek tutulması, ne kadar da önemlidir değil mi?  İşte, Patch Adams da bunun farkında ve yarım asırdır bu idealini gerçekleştirmek için çırpınıp duruyor.

***Filmden de biraz bahsedelim istiyorum. Filmin başrolünde birkaç ay önce intihar eden usta oyuncu Robin Williams oynuyor. Birçok eleştirmene göre, Robin Williams' ın oyunculuk anlamında tavan yaptığı film, bu filmdir diyebiliriz. Buna rağmen İMDB'de filme 6.3 gibi komik bir oy verilmiş, tabii biz bunu kaale almıyoruz ;) Anarşist palyaço doktorumuz gençken çok sıkıntılı bir hayat yaşıyor. 16 yaşinda babasını kaybediyor. O dönemde ise, Amerikada zenciler her ortamda ikinci sınıf vatandaş olarak görülüyor ve Patch Adams buna karşı çıktığı için birçok kez dayak yiyor. Bu yüzden, 3 kez intihar girişiminde bulunan Patch Adams, aslında daha o dönemde kapitalizmin, özgürlükler ülkesi Amerikanın bir yalandan ibaret olduğunu farkediyor. Ayrıca Patch Adams, bugün Bush dönemi için faşist, Abd için ise "dünyanın en terörist ülkesiyiz'' diyebilen cesur bir antikapitalist. Peki, anarşist palyaço doktorumuz idealini gerçekleştebiliyor mu? Bunun cevabını filmi ilk defa izleyecek olan arkadaşları biraz da olsa merak ettirmek için vermeyelim diyorum :)

***Sonuç olarak, hepimiz gerçek olamayacak kadar güzel ve etkileyici olan birçok film izlemişizdir. Sanatın veya sanatçının amaçlarından biri de insanların hayal etmesini ve hayallerinin peşinde koşmasını sağlamaktır aslında. İşte bir sanat eseri size hayal kurduruyosa ve o ütopik dünyada yaşama isteği uyandırıyorsa sanat eseridir bence. Kurduğunuz hayalin büyüklüğü ve küçüklüğü önemli değildir. Yeterki hayal kurun ve ulaşmak için çabalayın. Ulaşamasanız bile o yolda edindiğiniz kazanımlar sizi mutlu edecektir. Patch Adams da size hayal kurma ve peşinden gitme konusunda cesaret verebilecek bir nevi gerçek dünya kahramanı. Ki bahsettiğimiz gibi kendisi de yarım asırdır hayallerinin peşinde koşmaya devam ediyor. Herkese iyi seyirler dilerim;)

Not: Film Replikleri daha sonra güncellenecektir.
Devamını oku »

18 Ekim 2014 Cumartesi

GAME OF THRONES(TAHT OYUNLARI) KONUSU VE YORUMLARI

***Game of Thrones, belki de dizi tarihi boyunca en çok izlenen ve konuşulan dizlerden biri. Epik ve fantastik türdeki diziyi, bu satırlara ulaşan herkes izlemiştir veya bir şekilde bir yerden duymuştur eminim :) Şimdi sizlere karikatürize edilmiş, sanırım karikatürü de vardı ama bulamadım, bir durumdan bahsedicem. Eminim, bu duruma benzer diyaloglar sizin de bulunduğunuz ortamlarda gerçekleşmiştir. --Gençler cafede otururken, içlerinden biri Game of Thrones esprisi patlatır. Espriye herkes gülerken, içlerinden biri espriyi anlamadığı için Game of Thrones ne la diye sorar. ((la) diye sorduğuna göre olay muhtemelen Angara'da geçmektedir:)) Bunun üzerine diğerleri o kişiden koşarak uzaklaşır.--  Dediğim gibi karikatürize bir durumdan bahsettim yani kimse Game Of Thrones izlemeyen arkadaşlarından koşarak uzaklaşmasın :) Ama, dizinin ne kadar çok  takip edildiğini anlayalım istedim.

***Bu yayında, Game of Thrones'un genel olarak konusundan bahdedicem. O yüzden diziye başlamamış arkadaşlar spoiler yeme korkusu olmadan okumaya devam edebilirler. Game of Thrones, George R. R. Martin'in halen yazmaya devam ettiği epik-fantastik türde bir romanıdır. 1991'den beri Game of Thrones serisini yazmaya devam eden George R. R. Martin, seriden önce de çok başarılı bir fantezi ve bilim kurgu yazarıydı. Yazarın 1990'lı yıllarda aldığı birçok önemli ödül var. Ama, yazar şimdiki ününe tartışmasız Game of Thrones serisi ile ulaştı. Seri dünya genelinde 15 milyondan fazla satış yaptı ve New Your Times'ın en çok satanlar listesine girdi. Martin, Game of Thrones serisi ile beraber epik ve fantezi yazın türündeki duvarları yıktı ve kendini aştı.  Meselea, Ana karakterler ve kahramanların hiç beklenmedik anlarda ölmesi, özellikle biz duygusal türk izleyicisinde şok etkisi yaratmıyor değil. Ayrıca, türk demişken Sibel Kekilli ablamız da dizide 3 sezon kadar oynadı :) Aramızda, Kekilli'yi izlerken maziyi hatırlayan arkadaşlar vardır eminim :) Sonuç olarak, diziye yeni başlayacak arkadaşlara, karakterlere çok fazla bağlanmamasını tavsiye ediyorum :)


***Game of Thrones, adından da anlaşılacağı gibi Taht Oyunları üzerine kurgulanmış epik-fantastik bir dizi. Bu yüzden, izleyicilere fazlasıyla şiddet, savaş ve cinsellik vaad ediyor diyebiliriz. Hikaye, binlerce yıl öncesinde Westeros ve Essos adlı iki kurgusal kıtada geçmektedir. Hikayede, 7 Krallığı yöneten bir Kral ve çevresinde bitmek tükenmek bilmeyen taht oyunları dönmektedir. Ama, Krallık için asıl tehlike yaklaşan kış mevsimidir.  Çünkü, kuzeyden kış mevsimi geldiğinde aylar değil yıllar sürer. Kış geldiğinde ise, krallığın asıl sorunu açlık ve soğuk olmayacaktır. Kış mevsimi ile birlikte kuzeyden gelebilecek olan krallık dışındaki insanlar ve fantastik yaratıklar, krallığın asıl sorunudur. Krallığın kışın tehlikelerine karşı önlemi, metrelerce yükseklikteki bir duvardır. Fakat, bitmek bilmeyen taht oyunları ve entrikalar duvarın koruyucusu Kuzeylileri de zayıflatmaktadır.

***Dizi hakkında yorum ve görüşlerinizi konuya yapabilirsiniz...

Devamını oku »

17 Ekim 2014 Cuma

FLASH DİZİ KONUSU VE YORUMLARI


***Dc evrenindeki, hatta tüm evrenlerdeki yaşayan en hızlı insan veya kahraman kimdir diye sorulsa, muhtemelen birçoğumuz The Flash adını verecektir. Mesela Superman de süper hız özelliğine sahiptir ama bu konuda Flash ile yarışamaz. Supermanin gençlik yıllarını konu alan Smallville adlı dizide iki kahraman yarışmıştı ve Flash çok rahat geçmişti. Fakat, çizgi romanlarda Flash Superman'in kendisi kadar hızlı olabileceğini ve sınırlarını sonuna kadar zorlamadığını düşünür. Bildiğiniz üzere, çizgi romanlarda Superman'in gücünün sınırı yoktur ve sürekli kendini geliştirmektedir. Nitekim, ilerleyen zamanlarda Superman tek zayıf yönü olan yeşil kriptonite karşı da bağışıklık kazanmıştır. Neyse Superman'i bırakalım,  konumuz The Flash :)

***Dc Comics'in Superman ve Flash arasındaki efsanevi hız yarışını duyurduğu çizgi romanın kapak resmi:

***Flash'ın en belirgin özelliğinin süper hızı olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Ayrıca, Hulk ve Volverine gibi çok hızlı bir şekilde iyileşme özelliğine sahiptir ve ölümsüzdür. Hiç yaşlanmaz. Justice league kurucularından biridir. Türkiyede ve dünyada çok fazla fanı bulunan bir Dc Comics karakteri olmasına rağmen Dc şirketi Flash için çok başarılı işlere imza atamamıştı. Bunun nedeni muhtemelen,  Superman ve Batman varken, Flash karakterine gereken önemin verilmemesiydi. Fakat son yillarda Dc comics şirketi Flash konusunda fikir değiştirmişe benziyor. Daha önce Arrow'da izlediğimiz Barry allen(Flash) karakteri bu yıl dizi yapılıyor. Ayrıca, Dc şirketinin 2018 yılında gösterime sunacağı bir Flash filmi hazırlıkları da yapılıyor.

***The Flash ve Arrow dizilerinin crossoverlar ile(çapraz geçişler) ile devam edeceği artik biliniyor. Bu nedenle, Arrow ve Flash karakterlerini aynı sahnelerde izlemek izleyenler için ayri bi keyif olacak gibi gözüküyor. The CW kanalında yayınlanacak olan dizi, geçtiğimiz günlerde açılış bölümüyle yayınlanmış ve Arrow, Supernatural gibi dizilerin açılış rakamlarını geride bırakarak reyting rekorları kırmışti. Ayrica, ilerleyen bölümlerde diziye Prison Break kadrosundan çok önemli oyuncuların katılacağı açıklandi. 

***Bunlardan biri, Michael Scofield karakteriyle ünlenen Wentwortd Miller olacak.








***Diğeri ise, Prison Break'te Scofield'ın abisi rolünde izlediğimiz Dominic Purcell olacak.






***Son olarak ise, gelmiş geçmiş en kötü karakterlerden biri olan T-Bag karakterini canlandıran Robert Knepper'ı da ilerleyen bölümlerde izleyeceğiz. Görünen o ki,  The Flash dizisi bu takviyelerle çok daha kaliteli ve keyifli bir dizi haline gelecek.


***Sonuç olarak, dizinin Arrow ile aynı evrende olması, olayların çapraz geçişlerle işlenecek olması ve yapılan kaliteli oyuncu takviyeleriyle The Flash dizisi sanırım en az Arrow kadar, hatta daha da kaliteli ve keyifli bir yapım olacak. Zaten, açılış rekorları kırması da bir ölçüde bunu işaret etmekte. Yani, herkesin Flash'tan beklentisi büyük. Geçenlerde dizinin 2. bölümü de yayınlandı. Yeni başlayacak arkadaşların birşey kaçırdığı söylenemez. Herkese iyi seyirler dilerim.

***Dizi hakkında yorum ve görüşlerinizi konuya yapabilirsiniz...
Devamını oku »

16 Ekim 2014 Perşembe

ARROW DİZİ KONUSU VE YORUMLARI

***Öncelikle Arrow, daha doğrusu Green Arrow(Yeşil Ok) kimdir ona değinelim. Green Arrow, Dc evreninin önemli kahramanlarından biri ve Justice League(Adalet Takımının) bir üyesi. Her ne kadar adalet takımının önemli elamanlarından biri olsa da, fantastik güçleri ve yetenekleri bulunmuyor. Adından da anlaşılacağı gibi, ok atma konusunda ustalaşmıştır. Bu yeteneklerini adada 5 yıl boyunca mahsur kaldığı süre zarfında geliştirmiştir. Arrow, ok atma konusunda master yeteneklere sahip olan ilk kahramandır diyebiliriz. Daha sonra Marvel şirketi, Green Arrow benzeri bir kahraman çıkarsa da, Arrow kadar ün kazanamadı.

***Arrow özellikleri itibariyle, Batman karakterine aşırı bir şekilde benzemektedir. İki karakter de günlük yaşamlarında milyarder, zengin ve zeki kişiliklerdir. Kahramanlık karakterlerinde ise, ikisi de yüzünü maske veya kapşon ile gizlemektedir. Ve iki karakter de teknolojinin nimetlerinden fazlasıyla faydalanır. Aralarındaki en önemli fark, Arrow siyasetle çok fazla ilgilidir ve bir dönem Star City'nin başkanlığını yapmıştır. Bu yönüyle, yöneticilik ve liderlik vasıfları konusunda Batman'den birazcık daha iyidir diyebiliriz. Ayrıca, Batman ile çok iyi dostturlar ve Justige League'e katılması Batman'in ısrarlarıyla olmuştur. 

***Dc comics'in Arrow karakteri bence %70 Batman kopyası olsa da, bu evrendeki en ünlü ve büyük karakterlerden biri. Arrow karakterini ilk defa Superman'in gençlik yıllarını konu alan Smallville dizisinde izlemiştik. Smallville'de çok başarılı bir karakter olmuştu ve diziye renk katmıştı. Söylentiye göre, Dc Comics önce bir Green Arow filmi çekmek istemiş. Ama dediğim gibi, muhtemelen Arrow'un Batman karakterinin gölgesinde kalacağını düşündüler. Ve Arrow'un dizisini çekmeye karar verdiler. Dizi bu sene, 3. sezonuna başladı ve gayet başarılı ilerliyor denebilir. Arrow'un okçuluk yeteneklerini mahsur kaldığı adada kazandığını söylemiştik. Bu adada, başından geçen olaylar flashbacklerle anlatılıyor. Bu yönüyle de biraz Lost dizisini andırdığını söyleyebiliriz. 
 ***Ayrıca, dizide Spartacus'teki Crixus rolüyle ünlünen Manu Bennett de yer alıyor.                                                                                                                 


***Superman Dönüyor(2006)'daki superman karakterini canlandıran Brandon Ruth da, 3. sezondan itibaren Arrow'da olacak. Canlandıracağı karakter ise, yine Dc evreninin ünlü bir kahramanı olan, The Atom olacak. The Atom, vücudunu ve nesneleri etkileme özelliğine sahip bir karakter. Atom boyutuna ufalabiliyor ve kabloların içinde hareket edebiliyor.


***Ve 3. sezondan itibaren de, Prison Break'teki John Abruzzi karakteriyle ünlenmiş olan Peter Stormare yer alacak.





 ***Sonuç olarak, Dc comics'in Arrow'u dizi yapması çok başarılı bir hamle olarak gözüküyor. Dc comics Arrow'un kaymağını yeme konusunda da fazlasıyla kararlı bence. Flash karakterini ilk olarak Arrow'da işleyen Dc comics, bu sezon Flash dizisinin çekimlerine başlamıştı. Sanırım, The Atom karakteri de ünlenerek, yeni bir dizi ve film ile karşımıza çıkabilir. Bence, Brandon Ruth bu konuda biçilmiş kaftan. Kaliteli ve ünlü oyuncularla 3. sezona başlayan Arrow'u, süperkahraman severlerin kaçırmaması gerekir diyerek sözlerimi burada noktalıyorum.
 
***Dizi hakkında yorum ve görüşlerinizi konuya yapabilirsiniz...
Devamını oku »

15 Ekim 2014 Çarşamba

GÜNÜN RESİMLİ REPLİKLERİ


                             SELVİ BOYLUM AL YAZMALIM



                                                            LEYLA MECNUN


Devamını oku »

14 Ekim 2014 Salı

GÜNÜN RESİMLİ REPLİKLERİ

                                                          UMUDUNU KAYBETME
                                                                 
SHERLOCK HOLMES
 3 IDIOTS



Devamını oku »

12 Ekim 2014 Pazar

GOTHAM DİZİ ELEŞTİRİSİ VE YORUMLARI


***Dc Comics evrenindeki kahramanlar birer birer dizi yapılmaya devam ediyor. Daha önce, Superman'in gençlik yıllarını Smallville adlı dizide izlemiştik. Sonrasında ise, Dc comics Green Arrow'u dizi yapmıştı ve bu yıl dizinin 3. sezonu gösterimde olacak. Bu sezon ise, Dc Comics evreninin en hızlı kahramanı Flash dizisinin açılış bölümü yayınlanmıştı. Diğer sansasyonel dizi ise, sanırım Gotham olacak. Nitekim, açılış bölümüyle rekor kıran Gotham dizisinin 3. bölümü de yayınlandı. Dizide Gotham şehrinin nasıl suç ve karanlık şehrine dönüştüğünü ve Batman evrenindeki Batman dahil birçok ünlü karakterin gençlik hallerini izleyeceğiz. Bu karakterler: Kedi Kadın, Penguen, Bilmececi ve Zehirli Sarmaşık. Joker karakterinin de sonraki sezonlarda diziye dahil edileceği konuşuluyor. Ama, bu konuda net bir bilgi yok.
***Dc Comics'in diziden beklentisi çok fazla. İlk 3 bölümüyle beklentileri çok fazla karşıladığını söyleyemeyiz. Dizi daha çok dedektif James Gordon üzerinden ilerleyen, bir polisiye dizisi görünümünde. Ama, kötü karakterlerin gençlik hallerinin çok başarılı olduğunu söyleyelim. Penguen karakterinin gençlik halini özellikle başarılı buldum.  Ayrıca, Gotham şehrinin o karanlık ve suçla dolu havası gayet başarılı bir şekilde yansıtılmış. 
***Dizinin geleceği ile ilgili şöyle bir yorum yapılabilir. İlk 3 bölümde beklentilerin altında kalsa da, ilerleyen bölümlerde fantastik karakterler devreye girerek, dizi en azından büründüğü polisiye havadan kurtulacaktır bence. Dizinin çok uzun yıllar devam edeceğini tahmin etmek zor değil. Çünkü, Dc Comics'in elindeki malzeme ve karakterler sınırsız diyebiliriz. Fakat, Batman fanları küçük Batman'i ve gelişim sürecini ne kadar uzun süre izler ve sabreder, o konuda sıkıntılar olabilir. 

Dizi hakkında yorum ve görüşlerinizi konuya yapabilirsiniz...
Devamını oku »

11 Ekim 2014 Cumartesi

GÜNÜN RESİMLİ REPLİKLERİ


 2 BROKE GİRLS DİZİSİ
                                                              ESARETİN BEDELİ

                                                                İŞLER GÜÇLER
                                                                      YEŞİL YOL

Devamını oku »

10 Ekim 2014 Cuma

GÜNÜN RESİMLİ REPLİKLERİ

3 AHMAK
                                                                   LEYLA MECNUN
                                                                  
                                                                      BEHZAT Ç

                                                               KUZEY GÜNEY

Devamını oku »

9 Ekim 2014 Perşembe

GÜNÜN RESİMLİ REPLİKLERİ


HER ÇOCUK ÖZELDİR
                                                             BEHZAT Ç

HOW I MET YOUR MOTHER (BARNEY)

3 IDIOTS


Devamını oku »

8 Ekim 2014 Çarşamba

GÜNÜN RESİMLİ REPLİKLERİ

3 IDIOTS 
BEHZAT Ç
                                                               SUSKUNLAR DİZİSİ
                                                       HOW I MET YOUR MOTHER
                                                                     


Devamını oku »